16 Temmuz 2010 Cuma

Ceplerinde Tadelle zodyaklara bindiler (Not: gözyaşları içinde ve sesiniz titreyerek söyleyiniz)


Bizim bataklıkta -benim de dahil olduğum- bir grup genç kurbağanın hayatta kalmak için bulduğu bir dizi yöntem var: Bir araya gelip konuşmak, eğlenceli protestolar düzenlemek, ve yaşlı & statükocu kurbağaları ti'ye almak. Genç kurbişler olarak ne "çok entelektüeliz" diyerek ortada dolanıyor, ne "çok iyi insanlar" olduğumuzu teyid etmek için doğuda yaşayan kırmızı kurbağaların çocuklarının başını okşuyor, ne işçi kurbağaların çadırlarda titreyerek ölmesine vesile oluyor, ne de başına nilüfer yaprağı takanlara "sizi de anlıyoruz, canlarımm" diyerek onlara üstten bir bakış fırlatıyoruz. Nefes almak için sarıldığımız tek şey var, o da mizah. Buna en güzel örneklerden biri, bataklıktaki en iyi dostlarımdan kara kurbağanın (diğer lakabı "fırçacı") özkök'le yaptığı muhabbetleri yayınladığı blog. Fırçacı her seferinde bunun gerçekten yaşandığını ve her akşam kırmızı şarap eşliğinde şömine başında bu yazıların yazıldığını iddia etse de iri beyaz bir kurbağanın onu yaprağına kabul edeceğine şüpheyle yaklaşıyor ve tek gözümü kısıp dudaklarımı bükerek "Acaba??" diyorum. Siz ne dersiniz, doğru söylüyor olabilir mi?

http://www.ozkoklemuhabbet.blogspot.com

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder